12 – ABD GP

Draftı muhtemelen minik bir zirve ile gerçekleştireceğimiz ABD GP için seçim sırası şöyle:

Evet Meksika Körfezini vurmaya başlayan (aslında dünya gündeminden çok uzak kaldım diyebilirim iş bulma süreci devam ederken) kasırga yüzünden yağmur etkisinde başlayan Amerika Birleşik Devletleri Grand Prix’inin draft yorumundan hepinize merhaba diyelim. Aslında draftı serbest antrenmanların ardındaki güç dengelerine göre yorumlayacaktım ancak FP1’de çok sağlıklı bir ortam yokken yorum için, elimizde FP2 bile olmayacaktı devamında şiddetli yağmur ve yıldırım tehlikesi nedeniyle.

Draftımız aslında geçtiğimiz yarış 2015 Rusya GP’sinin ardından başlamıştı o haftanın sonuncusu Oltan arkadaşımızın, Lewis Hamilton ile garantici seçimi ardından. “Şampi” sıfatı ile Amerika’ya gelen Hamilton kelimeye son heceyi de ekleyecek gibi düşünebiliriz ama olmazsa eğer Oltan gayet üzülecektir buna. Romain Grosjean seçimini genelde Hakan yapardı ancak bu sefer Oltan’a yar oldu Fransız pilot. Maldonado’nun aracındaki sıkıntılar yüzünden FP1’de tur atamaması Fransız pilota ve Avusturya’lı Oltan’a yarayabilir. Üçüncü seçiminde de Oltan rakibim oldu Will Stevens kararı ile. FP1’de Stevens ev sahibi takım arkadaşı Alexander Rossi’den 0.8 saniye gerideydi 2 tur atmasına rağmen, kameralara daha dalgın bakıyordu ve dikkat (!); Japonya ve Rusya’da Stevens Rossi’nin gerisindeydi…

Hakan ve Doğan’ın da bir sırrını ifşa etmek gerekiyor! 2 yazarımız pazartesi günü İstanbul’da buluşarak güçlerini birleştirme kararı aldılar. Böylece Hakan hep seçtiği Grosjean yerine takım arkadaş Kimi Raikkönen’e üstünlük sağladığını düşündüğümüz (ki Rai’ci olarak tabir edebileceğimiz Doğan da aynı fikirdeydi en son yazıştığımızda) Sebastian Vettel ile başladı draftına. Ardından tercihini Rusya’yı Kimi’nin gazabına uğrayarak kapatan Valtteri Bottas yerine Felipe Massa olarak kullandı. Ancak her 2 pilotu an itibariyle 2 puan ayırdığı için Williams takım içi mücadelesinde herşey olabilir. Geçtiğiz yarış kendisini ilk önce duvarda, sonra hastanede, sonra pistte ve tekrar pist dışında gördüğümüz Carlos Sainz Junior ise Hakan’ın son tercihiydi ama ben rakibi olarak kendime inanıyorum (ve Verstappen’e de).

Evet Doğan ile Hakan bir takım oluşturdular demiştik: o yüzden Doğan’ın ilk draftında Valtteri Bottas’ı seçmesinden sonra Hakan’ın önceden bahsettiğimiz Massa hamlesini yaparak “puan yabancıya gitmesin, ya sen kazan ya ben ama ikimiz” dediğini de anlayabiliyoruz. Doğan ikinci seçiminde Felipe Nasr dedi ancak Brezilya’lı pilot FP1’de yerini takımın yedek pilotu ve türlü zamazingosu Raffaele Marciello’ya bırakmıştı. Sauber’den herşey çıkabilir durum sallantıda demek isterdim ama son 3 yarışta İsveçli Marcus Ericsson puan alamazken Nasr bunların ikisinden alabildi. Son hakkı ise yağmur altında dehşet zamanlara imza atan Red Bull’ların bir tık daha genç olan adamı Daniil Kvyat lehine gitmiş Doğan’ın ki FP1’de 0.3 saniye önde olmasına sevinmiştir seçtiği pilotun, takım arkadaşı Daniel Ricciardo’ya nazaran.

En büyük asker bizim askerimiz, 361. Dönem Kd. Çağrı sivil hayatının son draftlerinden ilkini benim eski gözdem Nico Hülkenberg’den yana kullanmış gibi gözüküyor ama Hülkenberg’in benim diğer eski güzidem Marcus Ericsson ile ortak bir yanı var: Nico da takım arkadaşı puan (hatta podyum) görürken Rusya’da kenardan seyretmişti. Yalnız Çağrı’nın Fernando Alonso’yu seçmesi mükemmel bir karar çünkü Jenson Button güncellenmiş Honda motorunu kullanmazken; motor Alonso’nun arkasında olacak (oha tabire bak). FP1’deki röportajlarda “Hamilton’un şampiyonluğa erken erişmesini engelleyeceğim.” tarzı tabirler yapan Nico Rosberg ile arkadaşımızın zevk olsun diye son tercihiydi.

Şu an Daniel Ricciardo takım arkadaşı Daniil Kvyat’ın 3 puan gerisinde genel klasmanda bunu tahmin edebiliyor muydunuz sezon öncesinde? Geçtiğimiz senelere nazaran kötü sezon çıkaran ve ayrıca motorsuz kalma (Honda kullanma söylentilerini de söyleyeyim taze haber) ihtimali az da olsa bulunan Red Bull’dan Ricciardo’yu seçme isteğinde bulundu Hatice ilk hakkında ve birbirine çok yakın takım arkadaşından birini şak diye söylemek büyük cesaret. Beklediğim formu vermediğini düşünerek güzideliğimi sonlandırdığım Marcus Ericsson (T610) da blogumuzun tek dişi yazarına kaçmış gibi gözüküyor. Kimi Raikkönen ise Hatice’nin son tercihi; mantıken Vettel kazanır diye yorumlayacağım ama çok iyi gününde olursa Fin pilot sürpriz de olabilir gibi.

Kendi draftlarımın özetini geçersem eğer bir adım bile geri atmadan, kimsenin neler seçtiğine bakmadan yardırdığımı belirtmem gerekiyor. Max Verstappen bana en çok puan kazandıran pilottu ve onunla devam etmem için hiç bir sakınca yok. Röportajlarında hala 25 yaşında olmasına şaşırdığım, bende sesini Nick Heidfeld gibi orta sıranın tecrübeli pilotu izlenimi veren Sergio Perez ikinci tercihimdi ve ev sahibi kontenjanında yarışacak. Asıl ev sahibi (2007’de Scott Speed’den beri Amerika’da Amerikan F1 pilotu izlemedik) Alexander Rossi ise “Perez’den sonra bunu gömeyim hemen” diye düşünerek seçtiğim ve Stevens yerine koltuğu almasını düşlediğim biri olarak son kararımdı.

Draftı ve biramı bitirmeden önce hepinize iyi sıralama turları ve yarışlar diliyor; ayrca “Umarım yarış saatini kaçırmazsınız” temennilerimi iletiyorum.

Tunç ARAS

Emekli Topçu Teğmen (5 gün daha var komple askerliğin bitmesine)

İşsiz Makina Mühendisi

Hayatı uçlarda yaşayan Tunç’un damga vurduğu yarışta sonuç şöyle oldu: