Zorlu yarışların ardından podyuma çıkan pilotların ödülleri sadece kupaları değil; ortama fışkırtılan ve sonra kafaya dikilen şampanyadır (2015 içinde Formula 1’de alkol sponsorları yasağının çıkabileceğinden bahsetmiştik ve yasaklı ülkelere de bakmıştık). Motorsporları ile şampanyanın beraberliğinin 90 seneyi aşmış olması da bu önemi gösteriyor.
1920’lerin başlarında Bugatti Brescia’sı ile kazandığı bir yarışı Londra’da bir restoranda yemek eşliğinde şampanya içerek kutlayan Raymond Mays (Gelecekte B.R.M takımını kuracaktır.) bu arada aracına lakap aramaktadır. İçtiği şampanyanın Cordon Rouge olan adı ve kırmızı/altın renkli şişesi ilgisini çeker. Garsona şampanyanın üreticisini sorduğunda G.H. Mumm yanıtını alır. İsimleri arabalarında kullanmak için Rheims, Fransa (Champagne bölgesinde bir şehir) iletişime geçerek izin ister. Üretici hemen cevap verir ve yanıtı olumludur, fikirden zevk almıştır ve bunda Mays’ın Fransız markası Bugatti olmasının da katkısı vardır. Böylece Mays’ın arabalarından biri Cordon Rouge lakabına sahip olurken, diğeri de üreticinin diğer bir ürünü Cordon Bleu olarak nitelendirilir. Aynı zamanda hem motorsporlarında, hem de Formula 1’in köklerinde ilk sponsorluk anlaşmalarından birine de imza atılır.
Formula 1’de kazananlara şampanya ikram edilen ilk yarış ise 1950 Fransa Grand Prix’idir (Moët & Chandon olduğu söyleniyor). Şampanyanın çıkış noktasındaki Rheims pistinde düzenlenen yarış sonrası en doğal harekettir bu. Kutlama için şampanya fışkırtılmasının başlangıcı için ise farklı görüşler bulunur. Şubat 1966’da Avustralya Grand Prix’ini kazanırken şampanyasını fışkırttığı görüntüleri yer alan Graham Hill öncülerden biridir.
Ayrıca aynı senenin içerisinde Haziran ayında 24 Saat LeMans’ı kendi sınıfında kazanan Jo Siffert’in podyumda sıcak altında bekleyen şampanya şişesini yanlışlıkla sallaması ve şampanyanın şişe açılırken fışkırması da ilkerdendir.
Öncülerden en ünlüsü ise şampanya ise gerçekleştikten sonra motorsporlarında şampanya fışkırtarak kutlamanın gelenekselleşmesini sağlar. 1967 24 Saat LeMans’ı Ford GT40 Mark IV direksiyonunda Anthony Joseph “A. J.” Foyt Jr. ile kazanan Dan Gurney’in aklına ilk gelen; etrafında bulunan herkese yani patronları Henry Ford II ile Carroll Shelby’e ve eşlerine, fotoğrafçılara ve sürücülere Moët & Chandon marka şampanyayı fışkırtmaktır.
O an hakkında Çok özel bir andı ama dünya çapında podyum kutlamalarında yer alacak bir gelenek başlatacağımdan habersizdim. açıklaması yapan Gurney, patlattığı şampanyanın şisesini ise Gurney tarafından hemen önce podyuma çekildiği ve fotoğraf çektikten sonra eğildiği için damlalardan kaçabilen Life dergisi fotoğrafçısı Flip Schulke’ye imzalayıp; hediye eder. Schulke şişeyi evinde abajur ayağı olarak kullandıktan 30 sene sonra Gurney’e Sen yaptın, sende kalmalı. sözleriyle iade eder. Gurney şişenin içindeki elektrik tesisatını ve üstündeki şapkayı çıkarır, cam bir fanusun içine koyar ve kendisinin kurduğu All American Racers takım/üretici merkezinin müzesine kaldırır.
1967’de gelenek başlatması Moët & Chandon’ın isminin motorsporlarında ilk duyulduğu an değildir. G.H. Mumm’un merkezi Rheims’e karayolu ile yarım saat uzaklıktaki Épernay’da konuşlanmış Moët & Chandon 1966’dan itibaren Formula 1’in resmi şampanya sağlayıcılığını yapmaktadır.
Grand Prix Podium olarak resim araması yapıldığında ve 1966’dan ileri doğru gidildiğinde dikkatli gözlerin şişe üzerinde etiketini okuyabileceği şampanya markasının anlaşması 1999 sezonu sonrasına kadar 33 yıl boyunca patlatılır. Patlatılanların hepsi 1967’deki Dan Gurney’in gelenek başlatan şampanyası Brut Impérial’dır.
2000’de ise Formula 1 geçmişe sert bir geri dönüş yapar. Mays’a Cordon Rouge ismini kullanması için izin veren G.H. Mumm aradan geçen 70 seneden fazla süreden sonra söz konusu ismi taşıyan şampanya ile podyumların resmi fışkırtıcısı ve içeceği olur.
Her ne kadar biz 90’ların sonunda Formula 1 izlemeye başlayıp, 2000’lerde alışkanlığımızı geliştirdiğimiz için G.H. Mumm’ın sağlayıcılık süresini gayet uzun düşünsek de firmanın ömrü Moët & Chandon kadar uzun sürmez ve ilişki 2015 sezonunda, geçen 15 sezon ardından kapanır. Markanın sahibi Paris, Fransa kökenli Pernod Ricard sebep olarak yıllık 5 milyon € (Şu anki kurla yaklaşık 20 milyon TL yapıyor.) sponsorluk bedelinin 2016’da 5.5 milyon €’ye (22 milyon TL) çıkmasına karşı gelmektedir. Formula 1’de olduğu sürece markanın yaptığı en akılda kalıcı iş ise Formula 1 özel sürümünü 2014’te piyasaya sürmesidir.
Formula 1’den ayrıldıktan sonra Formula E’ye geçen G.H. Mumm’un boşluğunun tekrar Moët & Chandon ile doldurulacak olması 2016’daki söylentilerden biridir. Sezon başladığında söylentiler kısmen gerçeğe dönüşecektir ama şampanya sağlayıcısının isminde artık Moët ismi eksiktir. Onun yerine McLaren ile 30 Eylül 2015’te anlaşma imzalayarak Formula 1’e merhaba diyen Moët & Chandon’ın alt firması Chandon podyumlarda fışkırtılacaktır (Hepsi birden Paris kökenli LVMH – Moët Hennessy • Louis Vuitton S.A.’a bağlı). Ama bu anlaşma bir sıkıntıya yol açar. Chandon Arjantin, Avustralya, Brezilya, California, Şili ve Hindistan’da üretilmekle beraber merkezi ABD’nin California eyaletinin Napa il sınırları içerisinde yer almakta; buna karşın Moët & Chandon Champagne bölgesinde üretilmektedir. Bu sebeple Moët & Chandon Fransa’ya tescilli şampanya adını kullanırken, bu haktan mahrum olan Chandon köpüren şarap (sparkling wine) ismiyle literatürde tanımlanmaktadır. 2016’ya kadar pilotlara kupa dağıtıldıktan sonra Ve şimdi şampanyaaaaa diye bağıran FIA (Video’nun 5:39’uncu saniyesinde dinleyebilirsiniz.) yetkilisi Avustralya’da alışkanlığına devam etse de (Video’nun 1:10’uncu saniyesinde dinleyebilirsiniz.) alkol yasağının olduğu Bahreyn’de (Video’nun 3:10’uncu saniyesinde dinleyebilirsiniz.) Haydi kutlamalar başlasın. dedikten sonra Çin’de de aynı cümle öbeğini kullanır (Video’nun 23:00’üncü saniyesinde dinleyebilirsiniz.) ve düzen 2017 ortasına kadar devam eder. 2017 Rusya’da kısaca Kutlamalar! denir (Video’nun 1:16’ıncı saniyesinde dinleyebilirsiniz.). İspanya’da üzerinde Barcelona etiketi bulunan isimsiz içkinin fışkırtılması da aynı komutla başlatılır (Video’nun 3:07’inci saniyesinde dinleyebilirsiniz.). Monaco’da başka bir marka gözükmüştür ama baktığım videolara göre hiç bir şey denilmez ve bir sonraki yarış Kanada’da Monaco’daki şişe karşımıza çıktığında Ve şimdi beyefendiler, şampanyaaaaa! (Video’nun 8:01’inci saiyesinde dinleyebilirsiniz.) seslenmesi geri döner. Bu durumlar Formula 1 yönetiminin 2016 Avustralya sonrası Chandon’a şampanya denmemesi konusunda şampanya telif hakları sahipleri tarafından uyarıldıklarını, 2017 Rusya’dan sonra işlerin değiştiğini ve Kanada’da her şeyin özüne döndüğünü gösterir. Normale dönüşün oluş sebebini ise Rusya Grand Prix’inden sonra Speedweek dergisi anlatır. Chandon Formula 1 yönetimi ile yarış başına anlaşma yapmaktadır, İspanya öncesi yönetim Amerikan kökenli markaya uzun süreli ortaklık teklif eder ama Chandon fıyatı yüksel bulduğu gerekçesiyle anlaşmayı tamamen sonlandırır. Barcelona’da etiketleri gizlenmiş bir Chandon (Şişenin hatlarını ona benzettim.) kullanıldıktan sonra Monaco’da yeni bir çözüm bulunması gerekmektedir.
Yakın zamana geldiğimizde Monaco’da Chandon’un yerine Carbon isimli bir şampanyanın yerini aldığını; Monaco’yu takip eden Kanada, Azerbaycan, Avusturya ile İngiltere‘de firmanın devam ettiğini görüyoruz. Yukarıda belirttiğimiz gibi Chandon yerine Carbon’un sağlayıcı olduğu yarışlarda artık eskisi gibi şampanya diye bağırarak fışkırmanın komunu veriliyor. Ayrıca sayesinde kutlama yapıldığı her pistlerin planını gövde etiketinde ve bayrağını boynunda taşıması, Kanada’nın 50. yarışını etikette kutlaması spora renk katıyor.
Kanada’dan başlayarak İngiltere dahil her yarış sözleşme yenilediği anlaşılan Carbon, Macaristan Grand Prix’i hafta sonunda ise Formula 1’in uzun zamanlı şampanya tedarikçisi olmaya hak kazandı. Büyük sükseyi 2013’te Forbes’ta boyutuna göre 2100 € (8616 TL) ile 35000 € (143 bin TL) fiyatlara satılmasıyla yapan, 30 aşamalı imalatı bir hafta süren karbon kaplama şişeye sahip olan yeni sağlayıcının merkezi Rheims’ye yine yarım saat uzaklıkta bulunan Champillon’da bulunuyor. Şirketin CEO’su Alexandre Mea’nın ailesi 200 yıldır şampanya yapım işiyle uğraşırken, 1920’den beri kendi ürünlerini üretiyor. Amaçlarının geleneksel ve hususi şampanya yapım tekniklerini, teknolojinin en son seviyesiyle birleştirerek tamamen orijinal ürünler ortaya çıkartmak olduğunu belirten Mea fikirlerinin Formula 1 ile büyük simetri taşıdığını da belirtiyor. Formula 1’in iletişim yöneticisi Sean Bratches da gelenek, esrar, kutlama ve tadın sporları ile yeni destekçileri arasındaki ortak noktalar olduğunu belirtiyor. İçine baktığımızda yüksek kalite Premier Cru Chardonnay üzümlerini ve Pinot Noir barındıran şampanyanın şişesinin karbonfiber kaplama olması Bratches tarafından övülüyor.
Böylece Formula 1’in köklerini barındıran insanların isim bulma mücadelesiyle başladıkları sponsorluk anlaşmalarından, şampanyanın ilk ikram edildiği Grand Prix’e, kutlamak için sadece içmenin değil de aynı zamanda fışkırtmanın da gerektiğini ilk düşünenlere ve sporumuzun tarihindeki şampanya tedarikçilerine göz atmış olduk. Yazımızı da şampanya müziği olan Georges Bizet’in Carmen operasının uvertür kısmı ile bitirelim.
Tunç ARAS