Başta F3 olmak üzere giriş seviyesi açık tekerlek şampiyonalarını kovalayan Epsilon by Graff takımının patronu Michel Lecomte (2007’de Fransa’da Barazi-Epsilon’u kuracak, 2011’de Beta Epsilon’a dönüşecekti firma), Bask kökenli İspanyol yarış pilotu Ander Vilariño bağlantısıyla Bask otoritelerinin ve sponsorların desteğini kazanarak; 2003 senesinde Epsilon Euskadi’yi kurmuştu. CEO’su yaklaşık 30 yıllık Formula 1 tecrübesiyle Joan Villadelprat (McLaren ve Ferrari mekanikerliği’nin yanında Tyrrell, Benetton ve Prost takımlarında yöneticiydi) olan ve Formula Renault 3.5-Formula Renault 2.0-kart-Megane Cup serilerini kovalayan Epsilon Euskadi, mekanikerler ve mühendisleri eğitmek amacıyla Mondragon Univertsitatea’nın Yarış Arabaları Mücadelesinde Uzmanlık Master Programı’nı (METCA) da yürütmekteydi (program kapatılsa da internet sitesi için; http://www.mondragon.edu/en/international-campus-of-excellence/overview-of-partnerships-and-goals/businesses-and-associations/epsilon-euskadi). Ama ekibin gözü yükseklerdeydi: motorsporlarının 3 zirvesi olan LeMans, Indy500 ve Formula 1’de üretici olarak yarışmak.
LMP1 ilk hedef seçilirken, Bask takımı tasarladıklarını müşterilere satmayı da düşünüyordu LOLA, Pescalaro ve Oreca’yı örnek alarak. John Travis’in (LOLA ve Penske’nin eski şef tasarımcısı) bembeyaz sayfada başladığı çizimler; modellerin üretimi, 600’er saatlik CFD ve rüzgar tüneli testleri, motor-süspansiyon gibi alt sistemlerin tasarım-geliştirilmesini kapsayan 3 senelik süreç 5.5 litrelik Judd GV10 motorlu EE1’e dönüşürken; 28 Şubat 2008’de Vittoria Havaalanı’nda piste ayak basan makine, (24 saat LeMans’ın da bulunduğu) 5 yarışlık 2008 LeMans şampiyonasını 2 örneğiyle kovalamış ancak tasarım aşamasında verilen ödünler yüzünden sezonu sonuncu kapayabilmişti. 2009 yılında hazırlanan geliştirilmiş versiyon EE2 ise kaynak eksikliği ve finansal krizin müşteri bulunmasını engellemesiyle; hiçbir zaman pistlere çıkamayacaktı.
Beklenen başarıyı veremeyen LeMans programı içerisinde 65 milyon Euro’luk maliyetli ve 2 sene boyunca inşaatı süren Vittoria-Gasteiz şehrindeki Alava Teknoloji Park’ında yeni tesislerine 2009’da taşınan Epsilon; kayan yol teknolojisine sahip %50-%60 boyutlu modellemeyle testlere imkan veren rüzgar tüneli, laboratuvarlar, otoklav üniteleri, karbonfiber parçalar üretilmesine olanak sağlayan temiz odalar, bakım için atölyeler, master programı için derslikler ile üst düzey Formula 1 takımlarına yakışır imkanlara sahip olmuştu.
3 Haziran 2009’da Villadelprat tarafından söylenen Başvurumuz geçen hafta yapıldı. Çarşamba günü kayıt olduk ve perşembe günü FIA tarafından cevap aldık. Sırrı saklamaya ve çok konuşmamaya çalıştım çünkü projenin finansal tarafını sonlandırmakla uğraşıyordum. cümleleri ise takımın yeni imkanlarının 2010 sezonunda Formula 1’de yarışmak için kullanılacağını belirtiyordu. 12 Haziran 2009 günü açıklanan 2010 Formula 1 Giriş Listesi’nde 2009 yılından 10 takıma (BMW Sauber, Brawn ve Toyota da yer alıyordu) Manor (Virgin, Marussia Virgin, günümüz Marussia), USF1 (batacak) ve CamposMeta’nın (HRT olarak yarışacak ve kaybolacak) eklenince Epsilon’a yer kalmayacaktı.
Ancak 29 Temmuz 2009’da BMW Sauber’in çekilmesinin açtığı boşluk bir şanstı ve Villadelprat’ın yaptığı Girişimizin garanti olmaması sebebiyle debisini düşürsek de projeyle ilgileniyoruz. Söylemem gereken o ki Formula 1’le ilgilendiğimiz zaman bize yardımcı olan herkesin hala yardım etmeye devam etmesi inanılmaz. Fırsatımız olduğunda saldıracağız. açıklaması Epsilon’un Formula 1 yolunda pes etmediğini kanıtlıyordu. BMW Sauber yerine Malezya kökenli 1Malaysia-Lotus ekibinin (Litespeed adıyla başvurmuşlardı, Lotus Racing, Team Lotus ve günümüzün Caterham’ı) yarışacağının ilan edilmesi; İspanyolların 2010’da yarışma şansını sonlandırıyordu. 4 Kasım 2009’da Toyota’nın çekilmesi bir anlam ifade etmiyordu Epsilon için; çünkü kaçan ikinci şans yüzünden durdurulmuştu projeleri ve Toyota’dan kalanları satın alacak kadar zengin değillerdi.
Patlayan USF1 projesi ve Stefan GP’nin Toyota kalıntılarıyla 13. takım olarak sezonu takip etmesine izin verilmemesi 2010 senesinde FIA’nın bir kez daha başvuru sürecini başlatmasına neden olurken; 2009 Haziranda tamamen hazırdık, finansal desteğimiz vardı ama her nedense seçilen taraf olamadık. Projeyi tekrar açacağız ve şahsım daha önce sahip olduğumuz tüm destekleri tekrar toplayabilme görevinde olacak. FIA gerekli zamanı tanırsa bize, seneye yarışacağız. sözleriyle Villadelprat yarışma azimlerini belirterek, adaylar arasına Epsilon’u da katıyordu 23 Mart 2014 günü. Ancak Dünya Motor Sporları Konseyi’nin eylül ayı başlarında Başvuran ekiplerden hiç biri Formula 1’de yarışabilecek gereksinimleri karşılamıyor cümlesi eşliğinde verdiği 13. takımın yerini boş bırakma kararı bir kez daha hayalleri tamamen suya düşürmüştü. Villadelprat başvuru sürecinde yaptığı açıklamalarla 100 milyon Euro’luk başlangıç bütçesi hedefini yakalasalar bile, 4 sene boyunca yarışacak kadar bütçeleri olmadığını belirtmişti zaten.
1.5 Word sayfası boyunca Epsilon Euskadi’nin Formula 1’de yarışmak için bulunduğu ve başarısızlıkla sonuçlanan denemeleri anlatmamın nedeni, olayın içinde doğmamış bir Formula 1 arabasının varlığıydı. 2010 Ağustos ayında çıkan haberlere göre Epsilon Euskadi daha yarışmak için onay almadan, garantici davranarak 2011 için tasarladıkları arabanın modellemesini bitirmiş, CFD testlerini tamamlamış ve küçük boyutuyla rüzgar tüneli testlerini yürütmekteydi.
Her ne kadar İspanyol basınında tasarlandığı zaman ortaya çıksa da; 22 Mayıs 2014 tarihinde İngiliz kökenli motorsporları dergisi Racecar Engineering Magazine’in internet sitesinde fotoğrafları paylaşılıp, Ağustos 2014 sayısında Epsilon Euskadi’nin LeMans macerasının teknik detaylarının anlatıldığı bölümde kendine yarım sayfa yer bulunca dünya basınına konu olmuştu.
Arjantinli Sergio Rinland (Dallara, Brabham, Minardi, Benetton, Sauber ve Arrows’ta toplam 16 yıllık Formula 1 tecrübesine sahipti ve LeMans projesinin başlangıcını yapan ama %90 aşamasında A1GP için Kasım 2007’de görevi bırakan Travis yerine mühendislik direktörü olarak getirilmişti) liderliğindeki projenin %50 küçültülmüş rüzgar tüneli modeli fotoğraflarında aşırı yükseltilmiş burun ve altında hava akışını yönlendiren yollar, köpekbalığı yüzgeci, taraklı ve kanatlı sidepodlar, sonlara doğru aşırı daralan gövde ve son olarak çift katmanlı difüzör fark ediliyordu.
Ancak Epsilon Euskadi’nin 2011’de de yarışmak için onay alamamasının sonucu sadece doğmamış bir Formula 1 arabası olmayacaktı. METCA programı sayesinde birçok genç mühendis yetiştirilmişti.
Arka kanat tasarımı şu an Force India’nın aerodinami departmanında çalışmakta olan Ricard Aiguabella tarafından Formula One Rear Wing Optimization ismiyle 138 sayfalık bir teze dönüşüp Universitat Politècnica de Catalunya’ya teslim edilecekti (merak eden google’latıp yükleyebilir bilgisayarına). Tezin sonuç bölümünde ise projenin 2011 sezonunda yarışmak için onay alamayınca durdurulduğu yazılmış ancak istenirse kalınan yerden devam edebilecek seviyede olduğu belirtilmişti.
Bask bölgesinin yönetimini 10 sene boyunca elinde bulunduran ve ekonomiyi güçlendirmenin (teknolojiye yatırımları sayesinde) İspanya’dan bağımsızlığı kuvvetlendireceğini savunan Juan José Ibarretxe (Milliyetçi parti PNV’nin adamıydı) tarafından desteklenmiş Epsilon, 2009 yerel seçimlerinden sonra bağımsızlık hedefi olmayan Patxi López başkan seçilince para musluklarını kaybetmişti zaten. 2011’in ortasında ilan edilen iflas, 2012’de girilen likitleştirme süreci, Epsilon iflas ederken Villadelprat’ın 1.2 milyon değerinde olan yarış takımını 200bin Euro’ya satarak hisse gizlemesi suçu işlediği söylentisi (Epsilon Euskadi finans müdürü Mark Payne’e satılan takım son günlerini EPIC Racing olarak geçirmişti), suçtan dolayı Villadelprat’a verilen 900bin Euro ceza, ElPais’e Epsilon Euskadi yazında çıkan güncel dava haberleri ve 50 milyon Euro halkın parasıyla hiçbir şey başaramadılar yaftaları, 2009’da değişen yönetimin tüm taraflarının birbirlerine ettikleri sözler; 2011’de yarışamamaktan ortaya çıkmıştı.
Google Maps’te adresinde dolandığınız zaman hep uydu (2014 tarihli uydu görüntülerinde etrafının inşaat halinde olduğunu görüyoruz Epsilon’un https://www.google.com/maps/@42.9085848,-2.6721849,321m/data=!3m1!1e3) , hem cadde fotoğraflarında ne kadar ıssızlaştığını görebileceğiniz fabrikaya sahip Epsilon Euskadi; Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan hikayesinin kahramanıydı aslında. Devlet desteğini Formula 1’e girerek ödemeye çalışırken, finansal durumunu FIA’ya beğendiremeyince, kısırdöngüye girmiş; elindekileri de kaybetmişti.
——————————————————-
Yazımızı bitirdikten sonra firma aktifken İspanyol basınının Epsilon Euskadi’ye yaptığı ziyaretlerden görüntüleri de paylaşalım. İlk görüntümüz Marca televizyonundan. Fasilitelerinin yanında, projenin tasarım aşamasını, Red Bull’un örnek alındığı anları ve modeli görebiliyoruz;
Bol bol rüzgar tüneli görüntülü, öncesinde alt serilerin atölyesinin ziyaret edildiği 4 dakikalık Television de Austrias görüntüleri;
Otoparkları doluyken başlayan ve EE2 projesi rüzgar tünelinde denenirken yapılan bir ziyaret;
Doğal olarak hepsinin dili İspanyolca olsa da siz “Transkript” hanesine tıklayıp, İspanyolca alt yazıları görüp, onları Google Transle’ten İngilizce’ye çevirerek bir şeyler kapabilirsiniz.
Tunç Aras